Ocak 2022
Ocak 1
Bir şeyi gerçek kılan onu nasıl tanımladığınızdır.”
Dr. Drain Heer
Türkçeleştirme: Pino Mac
72 yaşında, ufak tefek, kendinden emin, her sabah sekizde giyinip kuşanan, saçlarını kıvırıp
makyajını yapan yaşlı bir kadın, bir gün huzur evine taşınmaya karar verir.
Huzur evinin girişinde sabırla beklenen dakikaların ardından, odasının hazır olduğu söylendiğinde tatlı tatlı gülümser.
Huzur evindeki görevli, yürütecini asansöre yönlendirdiği sırada, kendisine odasını anlatmaya başlar, penceresinde asılı perdelerden söz eder. O anlatmaya devam ederken, yaşlı kadın küçük bir çocuğun heyecanıyla
“O perdeleri pek severim.” der.
“Fakat henüz odayı görmediniz ki.” der görevli şaşkınlıkla. “Bunun onunla bir ilgisi yok.” karşılığı gelir yaşlı kadından.
“Mutluluk zamandan önce karar verdiğiniz bir şeydir. Benim odadan hoşlanıp hoşlanmamam mobilyaların nasıl düzenlenmiş olduğuyla değil, benim onları zihnimde nasıl düzenlediğimle ilgilidir. Ben onları sevmeye karar vermiştim zaten.”
Alıntıdan derleme…
Herhangi bir konuya, nesneye, olaya bakış açınızı değiştirseydiniz bunun yaşamınıza katkısı olur muydu? Neşe ve kolaylıkla yapmayı seçseydiniz?
Kendi fırça ve boyalarınızı çıkarın, 365 günlük yeni tuvalimiz geldi:)
Cesaret, umut, şefkat, sevgi ve Işıkla…
Ocak 5
“Sözcüklerin titreşimini ve ortaya çıkardıklarını gözünüzle görseydiniz, daha dikkatli kullanırdınız.”
Pınar Elif Karabal
Sözcüklerin etkisi daha düşünüldüğünde başlar.
Kendimizi huysuz ya da kötü hissettiğimiz bir gün yaşıyor olabiliriz. Her şeyi yakıp yıkma isteğimiz gelmiş de olabilir. Böyle zamanlarda kötü/kırıcı sözcükler kullanmamaya özen göstermeli. Bu hem bizi hem diğerlerini yorar, yaralar.
Günün havasını ya da ruh hâlimizi değiştirmek için pek çok fırsatımız olur ancak sarf ettiğimiz sözcükleri değiştirmemiz olası olmaz.
Böyle anlarda nefese odaklanıp sevdiğimiz kimi sözcükleri düşünmek bizi o andan çıkarır.
Cesaret, umut, şefkat, sevgi ve Işıkla…
Ocak 11
“Ne düşünüyorsanız o, ne olacağınızı belirleyen kimyaya tercüme edilir.”
Dr. Bruce Lipton
Türkçeleştirme: Pino Mac
Umudun nefeste, sevginin her zerrede olduğu gerçeğini alıp kucaklamaya gönüllü olsaydınız nasıl olurdu?
Zorlandığınız anlar, alanlar olabilir. Gerçek, bunun yolculuğunuzun bir parçası olduğu bakış açısının size katkısı olur muydu?
Anımsatma: Mavi gökyüzünün altında her ‘an’da seçim yapmak olasıdır. Kendini olduğunca sevmeye gönüllü olsan nasıl olurdu?
Cesaret, umut, şefkat, sevgi ve Işıkla…
Ocak 17
Pino’nun Defterinden:
- Kişinin en uzun yolculuğu kendisiyle, çoğunlukla kendisine doğru…
- Yaşam devingendir, her anda seçmek ister.
- Kafalar karışık, biliyorum. Karışık zihin de hem bedeni hem yüreği yoruyor, sizi yolunuzdan alıkoyuyor. Biraz zihni dinginleştirin. Merak ettiğiniz konuyu farklı kaynaklardan araştırıp bir senteze varın. Vardığınız sonuçla ne yapacağınız ise bambaşka bir konu. Olan biten karşısında tutumunuzu her zaman sizin seçebileceğinizi anımsayın.
- Sen beden, zihin ve ruh ile bütünsün can. Her bir parçanı yüreğinle, sevgiyle dinlemeli ve onurlandırmalısın.
- Eşikler, yansımalar yolculuğumuzun birer parçası hep… Neşe ve kolaylıkla katkılarını almaya gönüllü olsak nasıl olurdu?
Cesaret, umut, şefkat, sevgi ve ışıkla…
Ocak 22
“İlk defa mistik bir deneyim yaşayıp da perdenin ardına bir göz attığınızda, işler asla eskisi gibi olmaz. Ve ardından yaşayacağınız her mistik deneyimle, kaynağa, bütünlüğe, birliğe ve bölünemez, birleşik alana yaklaşırsınız.”
Dr. Joe Dispenza
Türkçeleştirme: Pino Mac
Doğrusal zaman akışında yeni döngüm geldi, hoş geldi:)
Bedenlendiğim bu zaman ve mekanda yolculuğuma eşlik eden canlara şükranlarımı sunarım.
Kendime not: Dinginlikle akışta kal. Yaşamın neşe ve kolaylıkla, sağ esen akmasına izinli ol. Gülümse, yüreğine sarıl.
Cesaret, umut, şefkat, sevgi ve Işıkla…
Ocak 28
“Yolculuğunuz ne kadar uzun görünürse görünsün, hiçbir zaman şundan fazlası yoktur: Bir adım, bir nefes, bir an. Şimdi.”
Eckhart Tolle
Türkçeleştirme: Pino Mac
Dar bir tünelde sıkışmış gibi hissettiğinizi biliyorum. Dünya’yı sarmış görünen kaos, bırakın tünelin sonundaki ışığı görmeyi, içinizdeki ışığı parlatmanıza da engel oluyor.
Kaosun yaratım gücü yüksektir can. Neye evrileceğine senin de katkın olduğunu unutma.
Bir sürü öngörü, biliş havada uçuyor. Sen değerlisin, yüreğin de öyle. Bebek adımlarıyla da olsa bu tünelde ilerlerken yüreğine kulak vermeye ne dersin? Denemeye gönüllü müsün?
Cesaret, umut, şefkat, sevgi ve Işıkla…
Pınar Elif Karabal
