Pino'nun Defteri

Eylül

Yeni Ay’dan Dolunay’a yürürken, 9’lar Kapısının Mesajı:

Sevdadan mürekkep, beden, can, ruh ve zihinden ibaretsin insan.

Kim olduğunu hatırla.

Pınar Elif Karabal

Hazan mevsiminin başlangıcı olarak görüldüğü için genelde hüzünlü şarkılar ve şiirlerle anılır. Oysaki eylül ayının yarısı yaz yarısı güzdür. Murathan Mungan’ın ömrün teyel yerleri dediği kış hazırlıkları sürer. Yükseklerde kar yağışı görmek de olasıdır şahane bir denizde yüzmek de.

Değişik zamanlardan geçiyoruz. Ayrışmanın kaçınılmaz olduğu ve tam tersine birliği anımsamız gereken zamanlar. Zaman dediysem de bakmayın, doğrusal zamanın da dokusu değişiyor.

Tel tel, iplik iplik ayrışmışlıklar var. Elbette artık yolculuğumuzu beraber sürdüremeyeceğimiz, sürdürmemiz gereken insanlar var. Sözünü ettiğim ortak paydaları yitirmek. Aynı fikirde olmayabiliriz. Bu, karşı karşıya durmamızı gerektirmez. Birbirimizi dinleyebiliriz. Yanıt vermek için değil, anlamak için, yürekten dinleyebiliriz.

İlahi Işık’tan bir varlık olduğunu unutma can. Sosyal medyada sıklıkla anımsatıyorum: Kim olduğunu hatırla.

Yeryüzündeki eşlikçin bedenine iyi bak. Onu onurlandır. Bedenin kendini sağaltabilir. Bu inanç, güçlü bir bağışıklık sistemi ile birlikte bedenine kalkan olur.

Olanları sana aktarıldığı gibi alırsan, başka kaynağa bakmadan, akıl süzgecinden geçirmeden, vicdan terazinde tartmadan, kararlarını sen veremezsin. Yaşamının sorumluluğunu alabilmen için kendi kararını kendin vermen, seçimlerini kendin yapman gerek. Ne diyorduk? Yol senin, yolculuk senin. Kaptan da tayfa da sensin.

Yolculuğunun zorlu geçen anları olabilir. Yürümek istemediğin, yorulduğun, vazgeçmek istediğin, belki de düştüğün. Kalk ve devam et. Bir adım, bir adım daha… Manzarının keyfini çıkarmayı da sakın unutma.

Cesaret, umut, şefkat, sevgi ve Işıkla…

error: Content is protected !!